ÖZET
Sonuç:
Çalışmada düşük dereceli liposarkom için kalın septum, globüler alan ve nonadipoz kitlenin, dev lipom için de homojen kitlenin ayırt edici olduğu sonucuna varıldı. Bununla birlikte düşük dereceli liposarkomların geniş cerrahi rezeksiyon ile tedavi edilmesi daha uygun olacaktır.
Bulgular:
Preoperatif radyolojik bulgulara göre ince septa ile dev lipom veya düşük dereceli liposarkom arasında anlamlı bir ilişki yoktu. Ancak düşük dereceli liposarkomda kalın septa ve globüler alan görülmesi ile dev lipomlu hastalarda homojen kitle görülmesi arasında anlamlı bir ilişki vardı. Postoperatif orta dönem UEFI, LEFS ve VAS skorları marjinal ve geniş rezeksiyon için preoperatif fonksiyonel sonuçlardan anlamlı derecede daha iyiydi. Her iki lezyonun da marjinal ve geniş rezeksiyonlarında preoperatif ve postoperatif orta dönem fonksiyonel sonuçları arasında fark yoktu. Marjinal rezeksiyon yapılan dört düşük dereceli liposarkom hastasında lokal nüks tespit edildi.
Yöntemler:
Dev lipom (21 kadın,15 erkek) ve düşük dereceli liposarkom (14 kadın, dokuz erkek) nedeniyle marjinal ve geniş rezeksiyon yapılan 59 hasta retrospektif olarak değerlendirildi. Biyopsi öncesi radyolojik bulgular manyetik rezonans görüntüleri kullanılarak araştırıldı. Ameliyat öncesi ve sonrası fonksiyonel sonuçlar Üst Ekstremite Fonksiyonel İndeksi (UEFI), Alt Ekstremite Fonksiyonel İndeksi (LEFS) ve görsel analog skala (VAS) kullanılarak değerlendirildi. Bu lezyonların marjinal ve geniş rezeksiyonuna göre fonksiyonel sonuçlar değerlendirildi.
Amaç:
Bu çalışmada, dev lipom ve düşük dereceli liposarkom ayrımında preoperatif radyolojik bulguların öneminin değerlendirilmesi ve uygun cerrahi yöntemin ortaya çıkarılması amaçlanmıştır.