ÖZET
Amaç:
Üçüncü kraniyal sinir paralizisine bağlı pitozis nedeniyle cerrahi tedavi uygulanan hastalarda levator rezeksiyonu ve frontal askı cerrahisinin etkinliğini değerlendirmektir.
Yöntemler:
Kliniğimizde oküloplastik cerrahi biriminde, okülomotor sinir paralizisine bağlı pitozis nedeniyle takiplerinde frontal askı cerrahisi (n=9, grup 1) ve levator rezekiyonu (n=7, grup 2) yapılan, toplam 16 hasta çalışmaya dahil edildi. Hastalara uygulanan cerrahi prosedür, ameliyat öncesi, ameliyat sonrası 1. ay, 12. ay ve 18. ay muayenesindeki marjinal refleks mesafesi 1 (MRD1) ve palpebral fissür yüksekliği (PFH) değerleri kayıt edildi. Tüm veriler iki grup arasında istatistiksel olarak karşılaştırıldı.
Bulgular:
Hastaların 7’si (%43,8) kadın, 9’u (%56,3) erkek idi. Hastaların yaş ortalaması 35,7±24,0 yıl (2-70 yaş) ve takip süresi ortalama 16,9±4,2 (8-24) ay idi. Grup 1 ve grup 2’de ameliyat öncesi ortalama MRD1 değeri sırasıyla -1,78±1,6 (-4-0) ve -1,29±0,8 (-2-0) idi. Grup 1 ve grup 2’de son muayenede ortalama MRD1 değeri sırasıyla 2,28±0,8 mm (1-3) ve 2,29±1,1 mm’ye (1-4) yükseldi. Grup 1 ve grup 2’de son kontrolde hem MRD1 hem de PFH, ameliyat öncesi ölçümlere göre istatistiksel olarak anlamlı artış göstermiştir (p=0,277). Postoperatif başarı grup 1’de 1. ayda %88,8 iken 12. ayda %55,5 olarak kaydedildi. Grup 2’de postoperatif başarı, 1. ayda %85,7 iken 12. ayda %71,42 olarak devam etti. Gruplar arasındaki karşılaştırmada ise MRD1 ve PFH istatistiksel olarak farklılık göstermemiştir (p=0,216).
Sonuç:
Üçüncü kraniyal sinir paralizisine bağlı pitozisli hastaların yönetimi zor olsa da frontal askı cerrahisi veya levator rezeksiyonu ile etkili ve güvenli bir şekilde tedavi edilebilir.